Dünya'daki enerji kaynaklarının tamamı Güneşin sağladığı ve içinde bulunduğu enerji döngülerinden oluşmuştur. Bu yüzden en çok umut vaat eden enerji üretim yöntemi doğrudan Güneş'ten elde edilen denilebilir. Bir saatlik güneş radyasyonu Dünyamızın yıllık enerji ihtiyacınının tamamını karşılamaktadır.
Yurdumuzun güneş enerjisi potansiyeli 380 milyar kWh. Geçtiğimiz (2013) yılda 240 milyar kWh elektrik tüketildi. Yani Türkiye’nin elektrik ihtiyacının tamamının güneşten karşılanması mümkün görünüyor.
TEİAŞ’ın 2011’de yayınladığı Kapasite Projeksiyonunda iyimser görünen enerji talep grafiğinde enerjiye olan talepde üstel bir artış beklemektedir. Enerji talebinin artışı, ithal enerji kaynakları olan kömür ve doğalgazın bu süreçte beklenen fiyat artışları elektrik fiyatlarına yansıması beklenen bir gelişmedir.
1980’lerden bu yana fotovoltaik teknolojisi büyük ilerlemeler kaydetse de solar sistemler yeterli verimi elde edemiyordu. 2000’lerden sonra bu verimliliği arttırma çabasıyla solar izleme (tracking) sistemleri yaygınlaşmaya başladı.
Solar izleme sistemleri (astronomik ve sensörlü sistemlerin tümü) günümüzde sabit sistemlere göre ortalama % 40 daha fazla elektrik üretmektedir. Bu ciddi verim farkı sabit solar sistemin 10 sene olan yatırımın geri dönüş süresi, solar izleme sistemlerinin kullanımı yatırımın geri dönüş süresini 2-3 sene azaltmaktadır.
Ayrıca ülkemizde yaşanan kriz dönemlerinde hammadde ve enerji masraflarının artması solar sistem yüklü tesislerin enerji bağımlılığı daha az olduğundan krizin etkisi azalacaktır.
Artur Deger’in tasarladığı patentli üründür.
Basit, ucuz ve hızlı çalışan algılayıcı
Fotovoltaik sistemi ışık yoğunluğunun en fazla olduğu tarafa yöneltir.
Sabit sistemlere göre ortalama % 45’e kadar verim artışı.
Bulutlu ve yağışlı havada bile en verimli (en parlak) noktaya yönelir.
Her solar sistem birbirinden bağımsız en parlak noktayı izler. Merkezi kontrol masrafına gerek yoktur.
Sert hava koşullarına en dayanıklı solar sistem olan D-tracker, isteğe bağlı kar ve rüzgar detektörü ile en zorlu hava koşullarında bile yüksek verimli normal çalışma programına sorunsuz devam eder. D-tracker her türlü fotovoltaik sisteme ve invertere uyumludur. Tercih edilen herhangi bir fotovoltaik sistem ve inverter markası ile aynı performansta çalışır.
D-tracker kurulumu kolay ve hızlı olduğu için montaj teknisyenlerin eğitimi daha kısa sürer ve solar sistemler daha çabuk üretime geçerler.
Parçaların ulaşımı ve taşınması optimize edilmiştir ve parçalar olabildiğince ekonomik ulaştırılmaktadır.
Alman kalitesiyle üretilen alüminyum çerçeve, çelik temel ve solar izleme sistemi MLD sensör ile tüm solar sistem TÜV ve UL/CSA sertifikalıdır. Sistem Stuttgart Malzeme Testi Enstitüsü (MPA) tarafından test edilmiştir. Rüzgar tüneli testinden başarıyla geçmiştir.Eğer Türkiye’de bir sabit solar sistem yatırımının geri dönüş süresi 7-10 yıl olarak varsayarsak, aynı sistem D-tracker ile kurulursa yatırımın geri dönüş süresi, Deger’in gerçekleştirdiği fotovoltaik yatırımlarının geri dönüş ortalaması dikkate alındığında, 4,5 - 6 sene olacaktır.
2011 itibariyle dünya çapında 50.000 D-tracker monte edilmiştir. 2013 senesinin sonunda bu sayı 60.000’e ulaşmıştır. Bu istatistikle firma tracker sistemlerde dünyada sektör lideridir.
Ayrıca D-tracker, tesislerin günlük elektrik tüketimini karşılamak için en ideal olanağı sunmaktadır. Sabit sistemlere göre daha istikrarlı ve daha fazla üretim zamanı sunmaktadır.
Güneş enerjisi araştırmaları için kurulmuş olan Avrupa'daki en büyük üniversite dışı kurum olan Fraunhofer ISE nin 2012 tarihli raporuna göre;
D-tracker sabit sistemlerden %42,9 daha fazla verim almaktadır.
D-tracker astronomik solar izleme sistemlerinden % 5,3 daha fazla verim almaktadır.
D-racker bu inceleme içindeki sistemler arasında en az enerji harcayan sistemdir.
Eğer sistemlerin harcadıkları enerji göz önüne alınırsa, D-tracker astronomik solar izleme sistemlerinden % 6 daha verimli elektrik üretmektedir.
D-tracker’daki bu verim farkı MLD teknolojisinin daha verimli çalışmasından kaynaklanmaktadır.